Zuvata Kayıp Arkadaşım

Büyüyebilmesi için benekli, selvi boyunlu zürafası Zuvata'yı kaybetmesi gerekti. Belki başka bir şeyi daha kaybetti, boşluğunu derinden hissettiği bu başka kaybı kabullenmesi ise Zuvata'yı ararken çıktığı yolculukla oldu çocuğun.
Baştan aşağı sembol diliyle bezeli olup öte yandan küçük okurun üst metinde ölümle karşılaştığı, derdinden emin bir hikaye, "Zuvata, Kayıp Arkadaşım."
Belki o kadar emin olmamasını dileyeceğimiz, daha örtük kalmasını arzu edeceğimiz... Öylesinin pekala daha makbul olacağını düşünüp derdini ikrarı ile irkildiğimiz.
Bununla beraber, pek de sahiplenilmeyen bir dert.
Varlığı bilinen, az ötede, bize ve sevdiklerimize hiç dokunmadan istasyonu geçip gitmesini beklediğimiz bir "dert." 
Ölümle ne zaman yüzleşeceğimizin bilgisi bizde değilken, çocuklarımızı hayatın bu "soğuk" yüzünden uzak tutma çabamız yine de anlaşılır elbet. "Soğuk" olanı bizden kılıp, iki cihanın derdini de sırtlanmadıkça, büyüme cesaretiyle kuşanmadıkça zor. Peki ya bizim ürkekliğimiz çocuklarımızı savunmasız ve dirençsiz bırakıyorsa?
Sert darbeler karşısında esneklik-rezilyans kaybedip kırılmalarına, bin parçaya ayrılmalarına sebep oluyorsa?
Olmaz ya, hadi oldu ve ölümden bahsettik onlara. Belki de en iyi zamanlama bir başkası için uğradığındadır. Henüz yabancı bir uzak akrabayken. Onun bir son değil, taze bir başlangıç ve kavuşma olduğuna imanla.
Ölümle ve ayrılıklarla erken yaşta yüzleşen çocukların dünyasında yaşam ve ölüm zamanla birbiriyle dost olur. 
Yeter ki, iyi bir başlangıç yapmış olsunlar.
"Zuvata, Kayıp Arkadaşım" küçük büyük tüm okurun, bir başkasının yolculuğunda tecrübi temsiliyle ölümü yakınsamasını sağlıyor. 
Ölümle burun buruna gelip, şiddetli sarsıntılar geçiren çocuklar için ise yüksek seviyede özdeşimle, süreçte yoldaşlık ediyor.
Bu yoldaşlıkta gözyaşı olabilir, belki öfke de...
Ama değil mi ki; iyi de kötü de hayata dair...
Büyümek için gözyaşına da ihtiyacı var çocuğun. Köklerini sulayan bereketli yağmur damlaları gibi...
Büyük Çocuk, kayıp arkadaşının izinde serin sulardaki biricik korkusu Kara Şapkalı Korsan'la müsabakalarından ıslak bir yatakta uyanıp rüyalar aleminde gerçeğin peşine düşedursun...Zuvata az ötede, oracıkta annesinin kaybının suretine bürünmüş çocuğu bekliyor. 
Yolculuğunun bitmesini, kabullenmesini, büyümesini ve ona ihtiyacı olduğunda...ona, babasına ve dedesine...sarılmak üzere gelmesini.

“Her şey yoluna girecek. Unutma büyük çocuk, kaybetmek büyümektir.”
“Arkadaşını bulman için tek yapman gereken tahtadan atının, kanatlarını keşfetmesini sağlamak... Aslında herkesin kanatları vardır. Biz kuşlar kanatlarımızı keşfederek doğarız. Ona kanatları olduğunu hatırlatmalısın.”


Zuvata'yı başka sevdik, bambaşka...

Zuvata
Yazan, Faruk Gülşen
Resimleyen, Ahmet Demirtaş
80 sh.
8+ ve büyümeye dirençlilere













0 yorum:

Yorum Gönder

 

Geri Dön

Facebook

Video Of Day

Advertisement