Ayı yavrusu, kaçıp giden uykusunun yastığının altına bıraktığı veda mektubunun peşinden, karda kışta bir maceraya koyuluyor.
Aaah, ahh! Hep o anne ayının korkunç masalları yüzünden ! Uzun kar sahnesi tasvirlerinin ardından anne ayının masalına katılıyor okur. Ve sıcak evin buğulu camları dışındaki dondurucu soğukta "...korkunç hayvanların ürpertici çığlıkları.." nı duyuyor.
Sonra devam ediyor anlatmaya anne ayı; dondurucu soğuğun ürpertisini, acımasız pençeleri, kanlı dişleri! Hımm..burada korkunun dozu biraz fazla yükseliyor tabii.
Uykusunun başına bir iş gelmesinden, bir daha hiç ama hiç dönmemesinden korkan ayıcık uykusunu aramaya başlıyor usulca sıcak evinden çıkarak. Bir tavşanı korkutup, bir tilkinin iştahından kurtulan ayıcık otuz dokuz mini minnacık köpeğin çektigi kızaktaki kötü kalpli adamla karşılaşıyor. Kimsecikler uykusunu görmedigi gibi onu onemsemiyorlar bile. Ardından aynı kendisi gibi uykusunu kaybeden aslan yürekli aslan yavrusuyla tanışıyor ayıcık. Yolculuklarına yeni maceralar ekleyerek ve çoğalarak Tatlı Rüyalar Sirki'ni aramaya koyuluyor minikler.
Z. Suna Dölek/ Resimleyen, Sedat Girgin
Tudem
7+
Kevser Hanım, çok güzel. Teşekkür ederim.
YanıtlaSil