Fransız asıllı müslüman yazar Claire Jobert'in kendi itikadi yolculuğundan mülhem olduğunu hissettiğimiz, küçük adımlarla ve ince bir sorguyla Allah'ı anlatan serisi "Seni Çok Seviyorum Allah'ım" hakkında daha evvel uzunca yazmıştık.
Yazarın "Demek Öyle!" isimli "değerler eğitimi" temalı dizisinin yine Nar Çocuk'tan çıktığını duyunca çok sevindik ve sizlerle paylaşmak için can attık. Küçük okura bakılırsa bu seri de en az ilki kadar iyi.
*Ilk seriden bir ya da iki kitap hakkında ufak tereddütlerimiz olmuş ve gerekçeleriyle paylaşmıştım.
8 kitaplık "Demek Öyle!" dizisinin her kitabı bir ayeti kerime ile nihayete eriyor.
Jobert'in tatlı ve zengin üslubuyla mesaj her zaman satırların arasında dolaşıyor. O yazarken sözcüklerin acelesi yok. Her yerde mesaj panoları, işaretler ve vurgular da yok. Doğruca sonuca varmayan hikayeleri, tüm yan unsurlarıyla beraber tabii biçimde sevdiriyor kendini okura. Hikaye bittiğinde küçük büyük tüm okurların yüzünde ince bir tebessümle güzel duygular kalıyor. Doğrusu hem yazdığı hem resimlediği seriyle Jobert iki dili de mahir biçimde kullanıyor. Onunla özdeş hale gelen bu resimleme dilini başka yerde tahayyül edemez olduk.
Ancak muhakkak ki kitap kapakları grafik tasarım olarak göze daha iştah açıcı görünebilirdi.
Serinin ilk kitabı olan Emanet Kek, "emanet" konusunun çocuklara anlatılması için mükemmel bir yardımcı olabilir.
Bir emanet aldığında onu kendi malından daha iyi muhafaza etmenin, olur da emanet aldığının başına bir şey gelirse teslim aldığından daha iyi halde iade etmenin güzelliğini anlatıyor tavşanla sincabın hikayesi.
Ikinci kitap ise bildiğimiz ama sıklıkla unuttuğumuz bir şeyi söylüyor: "Hoşça bak zatına kim, zübde-i alemsin sen/ Merdüm-i dide-i ekvan olan ademsin sen"
"Biz göğü, yeri ve ikisi arasındakileri boş yere yaratmadık" Sad Suresi, 27.ayet
Bahçesinde ne işe yaradığı belli olmayan hiçbir canlıya tahammül edemeyen gül, köklerindeki huzursuzlukla öğreniyor solucanın değerini. O solucan ki; toprak onsuz nefes dahi alamaz. Jobert'in acelesi yok dedik ya. Sükunetinin dervişane hediyesi olarak kötü davranışları, kibri, büyüklenmeyi de yeriyor satır aralarında.
Üçüncü kitap olan "Kırmızı Elma" ise harikulade bir sağduyu ve infak hikayesi. Paylaştıkları dörte bölünmüş elmanın o dört parçadan da başka küçük parçalara ayrıldığı, her parçanın ulaştığı yuvalarda berekete ve dua dua büyüyen bir sevgiye dönüştüğü hikayeyi çok sevdik.
Dördüncü kitap "Ne Haber?", sui zannın fenalığına dair tatlı hikayesiyle ön yargıların kötülüğüyle beraber paylaşmanın ve dostluğun güzelliğini anlatıyor.
Dizinin beşinci kitabı "Barış Çorbası".
Birbiriyle husumet içinde olan iki ailenin kavgasını, tatlı mı tatlı, zeki mi zeki bir kız çocuğu olan Ayşe'nin parlak fikri ile bitiriyor. Yazar, kandırmaca ve beyaz yalanlar olmadan, kaş yapayım derken göz çıkarmadan, Barış Çorbası'nın etrafına sıralıyor kavgalı aileleri.
Altıncı kitap "Köfte Yarışması"nda: doğru sözlü ve adil olmanın, helal kazancın ve kul hakkına riayet etmenin güzelliği yalın ve yine çok tatlı bir hikayeyle anlatılıyor.
Yedinci hikaye samimi bir pişmanlığın, tevbenin ve affedilmenin güzelliğine dair.
Ancak ilk sağlam bağı muhabbet üzere inşa etmek için Allah'ın rahmeti ve Cennet'inden bahsedip henüz Cehennem'inden bahsetmediğimiz okul öncesi çocuklar için dikkat isteyen bir bölüme sahip. Her ne kadar Uğur böceği, " Hayır hayır! O zaman Allah onu cehenneme gönderir" diye bağırdığında Yusufçuk, "Allah hiçbir çocuğu cehenneme göndermez, en yaramaz kırkayak yavrusunu bile" diye cevap vermiş olsa da...
"Cehennem nedir?"sorusu için hazır olmanız gerekebilir.
Güzel söz söylemenin yüceliğine dair okuduğumuz en sevimli, en güzel hikaye Huysuz Su Aygırı'ydı belki de.
Serinin bu son kitabını da diğerleri gibi çok sevdik. Bilge sincabın komik "kötü sözler"ine gülen su aygırına eşlik ettik.
Yazarın her iki serisini de küçük büyük tüm okurlara ısrarla tavsiye ederiz.
"Demek Öyle!" Dizisi /8 Kitap
Yazan ve Resimleyen, Claire Jobert
Çeviren, Milad Selmani
Özgün Adı, Ke in Towr!
Çeviren, Milad Selmani
Özgün Adı, Ke in Towr!
Nar Çocuk
5+ ve büyümeye dirençlilere!
0 yorum:
Yorum Gönder