Pamuk gibi ak, yumuşacık kelamı; belli ki çok da sever kitapları.
Ailece çıktığımız bir yürüyüş esnasında tanıştık onunla.
İki düzine kitabı kaldırımın üzerine dizmiş, satıyordu.
Bazıları hani şu okulda öğretmenlerce ödev olarak verilenlerden.. alınmış, ödev olarak okunmuş ya da okunmamış sonra da hızla gözden düşmüş.
Bazılarıyla ise derin bağlar kurulmuş.
"-Senin kitapların mı?"diye sordum.
"-Evet" dedi, belli belirsiz duyulur şekilde..
"-Ne güzel kitaplar bunlar! Neden satıyorsun?"dedim
"-..."
Cevap vermedi, mahçup gülümsedi.
Çok da ucuza veriyordu, hepsini alasım geldi, içimdeki çocuğun gözleri parladı, heyecanlandım.
Neyse ki yanımda bir yetişkin vardı da yok paraya gitmedi çocuğun kitapları. Hem belki kazandığı parayla okumayı daha çok isteyeceği yeni kitaplar alacaktı, öyle ya!
Eşim oğluma ve bana dönerek, "-Sadece 1 tane seç oğlum"dedi. Oğlum sana söylüyorum, hanım sen anla! 😀
Sonra kitaplarını satan küçük kıza döndü: "-Bu kadar ucuza gitmesinler, mesela bence şu kitabı 5'ten aza vermemelisin"dedi.
Güç bela ikinci bir kitabı da kucaklayan oğlan mutlu mesut tuttu babasının elini, önden yürümeye başladılar.
Bense birkaç saniye daha küçük kızın o sevimli yüzüne bakakaldım. Mahcubiyeti, belki ilk ticari girisimi, tanımadığı insanlarla konuştuğu o anı onun gözlerinden çocuk halimle hissettim.
Oyuncaklarımızı niyet kuponlarına yazdığımız -kitaplarımızı değil-çocuk halime döndüğüm bir zaman makinesinde hissettim.
Egzotik Hayvan Satıcısı'nı okurken sayfaların arasında o küçüğün çocukluğunu da okuyorum şimdi. Onun küçük parmaklarının çevirdiği sahifeleri benim küçüğümün parmakları çeviriyor.
Anton ve Sidni'nin eğlenceli, absürd ve harikulade kaçırılma öyküsünü okurken aptalca bir şeyler yaptığım, kekelediğim, utandığım çocuk hatıralarına dönüp aynı onlar gibi ""milyonlarca kilometre uzakta olmayı"dilediğim anları hatırladım.
Ne dilediğine dikkat etmen lazım tabii!
Özellikle de resimli bir çocuk kitabının içindeysen!
Anton ve Sidni Egzotik Hayvan Satıcısı'nın eline düşmüş iki dünyalı yaratık!
Üstelik evlerinden milyonlarca ışık yılı uzakta olmalarına rağmen geride onları ne arayan var ne de hatırlayan.
Şehrin üzerindeki "unutturot çiçeği esansı" etkisini yitirmeden evlerine dönebilmeleri bir rüya.
Sulupsu Gezegeni'nden dünyaya dönebilmeleri mümkün olacak mı acaba?
...
Kitabın arka kapağından:
" Anton ile Sidni, okulda bir yaramazlık yaptıktan sonra öyle pişman olurlar ki oradan milyonlarca kilometre uzakta olmayı dilerler. Sonra birden kendilerini bir garip hissederler. Gözleri kararır ve uyandıklarında kendilerini bir uzay gemisinde bulurlar! Etraflarında bir sürü garip uzay yaratığı vardır...
Yazarlar Anne Rivière ve Frédéric Benaglia'nın eğlenceli ve sıradışı hayal dünyaları o kadar keyifli ki 6 yaş üzeri için önereceğimiz bu kitabı edinerek kendinize de bir iyilik yapacağınızı söylesem abartmış olmam 😃
Çeviriye de ayrıca bayıldık.
Egzotik Hayvan Satıcısı
Yazan, Anne Rivière
Resimleyen, Frédéric Benaglia
Çeviren, Egemen Demircioğlu
Erdem Çocuk
6+ ve büyümeye dirençlilere!
0 yorum:
Yorum Gönder