Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
Ücretsiz indirin, çıktı alın ve yapıştırın!
Evimizin Bayramlıkları 2016
Bu yıl hastalıklarla ve türlü çeşit başka meşgaleyle girdim Ramazan'a. Sizlerle paylaşmayı çok arzu ettiğim bu tasarımları tamamlamak ve...
Popüler
Evimizin Bayramlıkları!
Bayramı bayram gibi hissetmek ve hissettirmek için evimize de bayramlıklarını giydirsek ya?
Türkçe görseller tasarladım bugün, sizinle de paylaşacağım için daha bir heyecanla ve şevkle!
Bayram temizliğini yapmadan evini süslemeye girişen tek anne ben miyim yoksa?
Aşağıdaki butonu tıklayarak dosyaları indirebilir, renkli ve mümkünse biraz kalın bir sayfaya çıktı alabilirsiniz. Sonra geriye katlama, kesme, yapıştırma ve şenlik kalıyor.
Uzun açıklamalar ya da aşama aşama yapılışına yer veremedim henüz, malum bayram temizliği bekler. Bugün çıktı alıp hazırlayacağım hepsini, olur da fotoğraflayabilirsem sonraki postta paylaşırım.
Dosya içlerindeki küçük yönlendirmeler de şimdilik işinizi görebilir.
Üzerinde neşeli yazılar olan mini topperlar; ikramlıklar/tabakların üzerine kürdanla tutturmalık.
Fanus, tavandan sarkıtmalık. (Dosyayı indirdiğinizde gerekli yönergeleri de beraberinde okuyacaksınız)
Bayraklar duvara asmalık, malum..
Para Keseleri, bayram harçlıkları için.
Dilediğiniz kadar çıktı alıp keseler, topperlar, fanuslar yapmak da size kalmış.
Topperlar genel havaya uygun olmayan biçimde kuzulu. Dayanamamışsam demek ki..
Kısıtlı zamanda ancak bu kadarı oldu, bazı küçük hatalar var vs. Seneye daha iyi ve daha çok tasarımla yeniden birşeyler yaparım inşallah..Ooohooo! Saate baktım da..Çıktı alma işi yarın sabaha kalmış görünüyor. Ayyy! Ne çok iş vaaar!
Türkçe görseller tasarladım bugün, sizinle de paylaşacağım için daha bir heyecanla ve şevkle!
Bayram temizliğini yapmadan evini süslemeye girişen tek anne ben miyim yoksa?
Aşağıdaki butonu tıklayarak dosyaları indirebilir, renkli ve mümkünse biraz kalın bir sayfaya çıktı alabilirsiniz. Sonra geriye katlama, kesme, yapıştırma ve şenlik kalıyor.
Uzun açıklamalar ya da aşama aşama yapılışına yer veremedim henüz, malum bayram temizliği bekler. Bugün çıktı alıp hazırlayacağım hepsini, olur da fotoğraflayabilirsem sonraki postta paylaşırım.
Dosya içlerindeki küçük yönlendirmeler de şimdilik işinizi görebilir.
Üzerinde neşeli yazılar olan mini topperlar; ikramlıklar/tabakların üzerine kürdanla tutturmalık.
Fanus, tavandan sarkıtmalık. (Dosyayı indirdiğinizde gerekli yönergeleri de beraberinde okuyacaksınız)
Bayraklar duvara asmalık, malum..
Para Keseleri, bayram harçlıkları için.
Dilediğiniz kadar çıktı alıp keseler, topperlar, fanuslar yapmak da size kalmış.
Topperlar genel havaya uygun olmayan biçimde kuzulu. Dayanamamışsam demek ki..
Kısıtlı zamanda ancak bu kadarı oldu, bazı küçük hatalar var vs. Seneye daha iyi ve daha çok tasarımla yeniden birşeyler yaparım inşallah..Ooohooo! Saate baktım da..Çıktı alma işi yarın sabaha kalmış görünüyor. Ayyy! Ne çok iş vaaar!
5 Güne 5 Masal /2
Bazıları kitaplığımızdan, bazıları ise kütüphane ganimetlerinden 5 yeni harika kitapla tanıştırmak istiyorum sizi. Uzun süredir kitap satın almıyoruz. Bu yıl kitap almak için, Kadıköy ve Ataşehir Belediyeleri tarafından geçen yıl da düzenlenen ve çok keyif aldığımız Çocuk Kitapları Şenliği'nin ipini çekiyoruz sabırsızca. Beykoz Belediyesi Çocuk Kitapları Fuarı'nı da dört gözle bekliyoruz. Keşke yılın farklı zamanlarında olsalar.. Yazın çocuk oyunu ve etkinlikler olmayınca tüm yaz biriken özlemle kışın iş-okul-ev üçgenine çok fazla güzergâh ekleniyor.
1. Benim! Hayır, Benim!
Sevimli ikizler Nazlı ve Aslı'yla tanıştırayım sizi. Zavallı gamlı tavşan Uzun Kulak'ın yegane arkadaşları. Tek ortak noktaları gibi görünen oyuncağı bir türlü paylaşamayan sevimli ikizlerin ve gamlı Uzun Kulak'ın yalın ve eğlenceli hikayesi bu. Bu tek ortak nokta, zavallı Uzun Kulak'ı ikiye mi ayıracak yoksa Uzun Kulak bu iki kardeşi biraraya mı getirecek?
'Benim! Hayır, Benim' ; bol resimli, az metinli, sıcacık, yalayıp yutmalık, bir bardak ılık süt yanında kıtır kıtır yemelik.. ^_^
Rachel Bright / Pearson 3+
2. Yataktan Düşen Ayıcık
Geçmiş blog yazılarını taradım, gözlerime inanamadım..müstakil bir başlığı hak ederken hiç bahsetmemişiz size ondan.
Julia Donaldson'dan okuduğumuz tüm kitaplardan ayrı bir yerde..pamuk gibi bir hikaye..küçüklüğümden hisler, hatıralar çağıran.
İlle de yatakta okunup, pamuklara sarılmalık!
...
Bir gün bir pofuduk ayıcık yataktan düşerse neler neler olur?
1,2,3,4,5,6,7,8,9,10! 10 milyon kere okunup bıkılmayacak bir hikaye olur!
10 kitap yatağın üstünden toplanır,
9 kalem evrilir, çevrilir.
8 kere minnak oğlan kontrol edilir.
7 dakikada çay demlenir.
6 üzümlü kurabiye tabağa alınır.
5 mavi lego ayağa batmadan yerden kaldırılır.
4 fincan çay içilir.
3 tane makale okunur.
2 cocuk kitabı alınır.
1 kere de O uyurken korsan okuma yapılır..
Böyle de iflah olmaz işte bir anne :)
Julia Donaldson- Anna Currey / İş Bankası Yayınları 2+
3. Babam Ne İş Yapar?
Bahar'ı çok sevdim ben. Hayal gücü çok matrak ve manidar. Anokulunda bir gün tüm arkadaşları babalarının mesleklerini anlatıyorken, Bahar şaşkındı. Babasının mesleğinin ne olduğunu ve nasıl anlatacağını tam olarak bilmediğini farketti.Ama sonraaa..
Kağıt yığınlarına tırmanırken hayal etti babasını, dağcı olmalıydı! Kağıttan dağlara tırmanan bir dağcı..
Ayrıca o bir şövalyeydi! Çünkü babasının müdürü ağzından alevler saçan kocaman bir ejderhaydı!
Peki, Bahar'ın babasının en önemli işini tahmin edebiliyor musunuz? Hşşt, kopya yok!
yine Rachel Brihgt / Pearson 3+
4. Damdaki İnek
Sadece cocuklar için degil, yetiskinler için de çok eğlenceli, harika bir hikaye! Bilhassa 'senin işin de iş mi? Sabahtan akşama kadar geziyorsun' diyerek, yorgunluğundan yakınan biz ebeveynler için! ;)
Minik bir çiftçi kulübesinde yaşayan Shon ve Sian bir gün tarladaki ve evdeki işleri değiştirmeye karar veriyor. Sonra mı? Sonrasında dananın ipi kopuyor! Şaka değil, dananın ipiyle birlikte Shon'un lapaya bulanmış kafası, yere dökülen kaymak, her yere dağılan yulaflar..karmaşanın her türlüsü minik kulübenin pencerelerinden taşıyor.
Sözcüklerle ilgili duyarlılığımıza istinaden belirtmeliyim ki birçok başka kitapta da olan 'bira, tanrım' gibi farklı kültürel kelimeler içeriyor. Biz bunları açıklamak ve kabul etmek yerine kelimeleri 'içecek, Allah' gibi kelimelerle değistiriyoruz okurken. Bizimle aynı hassasiyeti paylaşanlar için buraya not düşmüş olalım.
Eric Maddern - Paul Hess / Mandolin 4+
5. Selim'in Maceraları - Selim Sana Ne Diyeyim?
Çok eğlendik okurken ancak 7+ okuma yaşı için daha uygun olabilir. Seriye ait karşılaştığımız ilk kitap oldu bu. Kitap 7 yasındaki Selim'in deyimlerimizi anlama, yorumlama, canlandırma yollarını anlatan keyifli bir kitap. Ancak bazı deyimleri de kullanmadığımızı fark ettim okurken. Oğlum "Çeneni kes!" diyebileceğim kadar büyür mü bir gün? Ben aramızdaki saygıyı böylece yıkar mıyım? Galiba 7 yıllık birikimden sonra anlayacağım:) büyük konuşmak yok!
Gönül isterdi ki "Ne düşük çeneli çocuksun sen!",
"Anamı ağlatıyorsun sen çocuk!",
"Ayağıma dolaşma!",
"Ayak altından çekil!"
Cümlelerindeki deyimler yerine daha nazik ifadeler olsun.
Çünkü böylesi güzel bir hikayenin ve fikrin, babasının hatasını örtmek için sessiz kalması 'şiddetle' temhihlenen çocukla başlaması beni hayal kırıklığına uğrattı. Sürekli azarlanma halindeki Selim'in o deyimleri korkunç bir rüyaya cevirmesi de bu sebeple eğlenceli gelmedi.
Ama 7 yaşındaki bir çocuk için bu kadar hassasiyet anlamsız olabilir, ne dersiniz?
Necdet Neydim / Şimşek Yayınları
Bonus: Sakar Cadı Vini serisinden ''Sakar Cadı Vini'nin Dev Balkabağı"nı aldık bu ziyaretimizde kütüphaneden. Bu güne kadar seriden okuduklarımız içinde en çok bu kitabı sevdik ;)
1. Benim! Hayır, Benim!
Sevimli ikizler Nazlı ve Aslı'yla tanıştırayım sizi. Zavallı gamlı tavşan Uzun Kulak'ın yegane arkadaşları. Tek ortak noktaları gibi görünen oyuncağı bir türlü paylaşamayan sevimli ikizlerin ve gamlı Uzun Kulak'ın yalın ve eğlenceli hikayesi bu. Bu tek ortak nokta, zavallı Uzun Kulak'ı ikiye mi ayıracak yoksa Uzun Kulak bu iki kardeşi biraraya mı getirecek?
'Benim! Hayır, Benim' ; bol resimli, az metinli, sıcacık, yalayıp yutmalık, bir bardak ılık süt yanında kıtır kıtır yemelik.. ^_^
Rachel Bright / Pearson 3+
2. Yataktan Düşen Ayıcık
Geçmiş blog yazılarını taradım, gözlerime inanamadım..müstakil bir başlığı hak ederken hiç bahsetmemişiz size ondan.
Julia Donaldson'dan okuduğumuz tüm kitaplardan ayrı bir yerde..pamuk gibi bir hikaye..küçüklüğümden hisler, hatıralar çağıran.
İlle de yatakta okunup, pamuklara sarılmalık!
...
Bir gün bir pofuduk ayıcık yataktan düşerse neler neler olur?
1,2,3,4,5,6,7,8,9,10! 10 milyon kere okunup bıkılmayacak bir hikaye olur!
10 kitap yatağın üstünden toplanır,
9 kalem evrilir, çevrilir.
8 kere minnak oğlan kontrol edilir.
7 dakikada çay demlenir.
6 üzümlü kurabiye tabağa alınır.
5 mavi lego ayağa batmadan yerden kaldırılır.
4 fincan çay içilir.
3 tane makale okunur.
2 cocuk kitabı alınır.
1 kere de O uyurken korsan okuma yapılır..
Böyle de iflah olmaz işte bir anne :)
Julia Donaldson- Anna Currey / İş Bankası Yayınları 2+
3. Babam Ne İş Yapar?
Bahar'ı çok sevdim ben. Hayal gücü çok matrak ve manidar. Anokulunda bir gün tüm arkadaşları babalarının mesleklerini anlatıyorken, Bahar şaşkındı. Babasının mesleğinin ne olduğunu ve nasıl anlatacağını tam olarak bilmediğini farketti.Ama sonraaa..
Kağıt yığınlarına tırmanırken hayal etti babasını, dağcı olmalıydı! Kağıttan dağlara tırmanan bir dağcı..
Ayrıca o bir şövalyeydi! Çünkü babasının müdürü ağzından alevler saçan kocaman bir ejderhaydı!
Peki, Bahar'ın babasının en önemli işini tahmin edebiliyor musunuz? Hşşt, kopya yok!
yine Rachel Brihgt / Pearson 3+
4. Damdaki İnek
Sadece cocuklar için degil, yetiskinler için de çok eğlenceli, harika bir hikaye! Bilhassa 'senin işin de iş mi? Sabahtan akşama kadar geziyorsun' diyerek, yorgunluğundan yakınan biz ebeveynler için! ;)
Minik bir çiftçi kulübesinde yaşayan Shon ve Sian bir gün tarladaki ve evdeki işleri değiştirmeye karar veriyor. Sonra mı? Sonrasında dananın ipi kopuyor! Şaka değil, dananın ipiyle birlikte Shon'un lapaya bulanmış kafası, yere dökülen kaymak, her yere dağılan yulaflar..karmaşanın her türlüsü minik kulübenin pencerelerinden taşıyor.
Sözcüklerle ilgili duyarlılığımıza istinaden belirtmeliyim ki birçok başka kitapta da olan 'bira, tanrım' gibi farklı kültürel kelimeler içeriyor. Biz bunları açıklamak ve kabul etmek yerine kelimeleri 'içecek, Allah' gibi kelimelerle değistiriyoruz okurken. Bizimle aynı hassasiyeti paylaşanlar için buraya not düşmüş olalım.
Eric Maddern - Paul Hess / Mandolin 4+
5. Selim'in Maceraları - Selim Sana Ne Diyeyim?
Çok eğlendik okurken ancak 7+ okuma yaşı için daha uygun olabilir. Seriye ait karşılaştığımız ilk kitap oldu bu. Kitap 7 yasındaki Selim'in deyimlerimizi anlama, yorumlama, canlandırma yollarını anlatan keyifli bir kitap. Ancak bazı deyimleri de kullanmadığımızı fark ettim okurken. Oğlum "Çeneni kes!" diyebileceğim kadar büyür mü bir gün? Ben aramızdaki saygıyı böylece yıkar mıyım? Galiba 7 yıllık birikimden sonra anlayacağım:) büyük konuşmak yok!
Gönül isterdi ki "Ne düşük çeneli çocuksun sen!",
"Anamı ağlatıyorsun sen çocuk!",
"Ayağıma dolaşma!",
"Ayak altından çekil!"
Cümlelerindeki deyimler yerine daha nazik ifadeler olsun.
Çünkü böylesi güzel bir hikayenin ve fikrin, babasının hatasını örtmek için sessiz kalması 'şiddetle' temhihlenen çocukla başlaması beni hayal kırıklığına uğrattı. Sürekli azarlanma halindeki Selim'in o deyimleri korkunç bir rüyaya cevirmesi de bu sebeple eğlenceli gelmedi.
Ama 7 yaşındaki bir çocuk için bu kadar hassasiyet anlamsız olabilir, ne dersiniz?
Necdet Neydim / Şimşek Yayınları
Bonus: Sakar Cadı Vini serisinden ''Sakar Cadı Vini'nin Dev Balkabağı"nı aldık bu ziyaretimizde kütüphaneden. Bu güne kadar seriden okuduklarımız içinde en çok bu kitabı sevdik ;)
Bugün Bir Kova Doldurdun mu?
'Bugün Bir Kova Doldurdun mu?', "Çocuklara gündelik mutluluğu öğreten bir rehber".
Bol ödüllü, çok sayıda baskı yapmış bu kitapla tanışmamız geçen yıl sürprizleri cok seven bir dostumuzun armağanıyla olmuştu.
Kişiden kişiye ve topluma yayılan bir kelebek etkisiyle mutluluk var bu kitapta!
Bir çocuk için mutluluğun haritası..
Başlangıçta cok fazla tekrar içermesi ve resimlemesinin çoook eski birşeyleri hatırlatıp nedense beni okul yıllarıma götürmesinden ötürü çok sevmedim. Ancak bir yıldır aralıklarla okuduğumuz bu didaktik cocuk kitabı oğlumun en sevdiklerinden oldu.
2007'de 'Annelerin Seçimi Ödülü- En İyi Resimli Çocuk Kitabı' ödülünü alan, toplam 9 ödül sahibi kitabın bu başarısını ancak şimdi anlıyorum.
Annelerin bir kısmı, ya da bazen hepsi kitaplara iltifat gösteriyorsa daha çok reçete olduklarında oluyor bu. Eğer olumlu bir davranış kazandıracağını ya da örnegin matematik ögretecegini..ya da okul başarısını doğrudan etkilediğini düşündüklerinde..işte o zaman o kitabı edinmek ve okumak tam anlamıyla bir önem arzeder oluyor..
Eserin edebi degeri, resimlemesi, öykünün kazandırdığı bakış açısı, kurgu, hayal gücüne katkısı.. tüm bunlar bazı ebeveynler için önemsiz.
Bu kitap da tam bir reçete kitabı..elbette olumlu davranış kazandırmasını önemsiz görmüyorum, aksine tavsiye dili ve imgeleri o kadar naif ve hoş ki okumanızı öneririm.
Temel problemim yetiskinlerin olumlu davranış kazandırmak için sarıldıkları bu bol metinli ilaçların, olumlu davranışı ebeveynlerinin hayatında da gözlemlemeyen çocuklar için bir dersten öte olmaması.
Eğer onları cocuklarımıza okuyor ama inanmıyorsak, kitaplar yalanlara dönüşmez mi? Ailece oturup hep birlikte okuduğumuz mutlu yalanlara..
Hasılı kelam kitap fazlaca tekrara rağmen çok akıcı, etkileyici ve güzel..
İlaç mı? İlaç arıyorsanız biraz da ilaç..
4+, ancak soyut kavramlar içerdiğinden 5+ daha verimli olabilir.
Bol ödüllü, çok sayıda baskı yapmış bu kitapla tanışmamız geçen yıl sürprizleri cok seven bir dostumuzun armağanıyla olmuştu.
Kişiden kişiye ve topluma yayılan bir kelebek etkisiyle mutluluk var bu kitapta!
Bir çocuk için mutluluğun haritası..
Başlangıçta cok fazla tekrar içermesi ve resimlemesinin çoook eski birşeyleri hatırlatıp nedense beni okul yıllarıma götürmesinden ötürü çok sevmedim. Ancak bir yıldır aralıklarla okuduğumuz bu didaktik cocuk kitabı oğlumun en sevdiklerinden oldu.
2007'de 'Annelerin Seçimi Ödülü- En İyi Resimli Çocuk Kitabı' ödülünü alan, toplam 9 ödül sahibi kitabın bu başarısını ancak şimdi anlıyorum.
Annelerin bir kısmı, ya da bazen hepsi kitaplara iltifat gösteriyorsa daha çok reçete olduklarında oluyor bu. Eğer olumlu bir davranış kazandıracağını ya da örnegin matematik ögretecegini..ya da okul başarısını doğrudan etkilediğini düşündüklerinde..işte o zaman o kitabı edinmek ve okumak tam anlamıyla bir önem arzeder oluyor..
Eserin edebi degeri, resimlemesi, öykünün kazandırdığı bakış açısı, kurgu, hayal gücüne katkısı.. tüm bunlar bazı ebeveynler için önemsiz.
Bu kitap da tam bir reçete kitabı..elbette olumlu davranış kazandırmasını önemsiz görmüyorum, aksine tavsiye dili ve imgeleri o kadar naif ve hoş ki okumanızı öneririm.
Temel problemim yetiskinlerin olumlu davranış kazandırmak için sarıldıkları bu bol metinli ilaçların, olumlu davranışı ebeveynlerinin hayatında da gözlemlemeyen çocuklar için bir dersten öte olmaması.
Eğer onları cocuklarımıza okuyor ama inanmıyorsak, kitaplar yalanlara dönüşmez mi? Ailece oturup hep birlikte okuduğumuz mutlu yalanlara..
Hasılı kelam kitap fazlaca tekrara rağmen çok akıcı, etkileyici ve güzel..
İlaç mı? İlaç arıyorsanız biraz da ilaç..
4+, ancak soyut kavramlar içerdiğinden 5+ daha verimli olabilir.
